Mısır'a Gidecekler Dikkat

     Dışişleri bakanlığı, Mısır'a seyahat edecek ve Mısır'da yaşayan Türk vatandaşları için duyuru yayımlayarak bazı uyarı ve hatırlatmalarda bulundu.

Mısır'da Son Durum

     Dış işleri başkanlığının intenet sitesinde yer alan duyuruda, Mısır'da meydana gelen son olaylarda yüzlerce kişinin yaşamını yitirdiği binlerce kişinin yaralandığını hatırlatarak, Mısır geçici hükümetinin, ülke genelinde olağanüstü hal, Kahire, Giza, İskenderiye, Minya, Beni vb. daha bir çok yerde (turizm merkezleri hariç) vilayetlerinde saat 21.00-06.00 saatleri arasında sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini vurguladı. 

     Bu çevrede hala Mısır'da yaşayan veya bu ülkeye seyahat eden vatandaşlarımızın şahsi güvenlikleri bakımından her türlü tedbiri almaları, her koşulda müteyakkız bulunmaları ve gösterilerin yapıldığı olay mahallerinden ve her türlü kalabalıktan özellikle uzak durmaları önem taşımaktadır. Vatandaşların bakanlık ve Kahire Büyükelçiliğince yapılabilecek uyarı ve duyuruları takip etmelerinin önemli olduğu dikkatinin altını çizerek belirtti.

     Bu dönemde, Mısır'a seyahat edecek kişilerin doğrudan uçak seferi bulunan tatil beldeleri ve merkezler dışında karayoluyla seyahattan kaçınmalarında Mısır'da bulundukları süre zarfında ise gösterilerin yapıldığı meydanlardan uzak durmalarında fayda var. 

Ölüm anındaki görülen beyaz ışığın sırrı

Bilim insanları, ölümün eşiğinden dönen kişilerin ‘tünelin ucunda’ gördüğü beyaz ışığın sırrını çözmüş olabileceklerini söylüyor.

Ölüm anındaki beyaz ışığın sırrı

Uzmanlar, bu durumun beyindeki elektrik dalgalarının aniden yoğunlaşmasından kaynaklanabileceğini açıkladı.

Sosyal medyada bu fotoğrafları paylaşmayın!

Facebook’ta sık sık kendi fotoğraflarınızı paylaşmak yakınlarınızı sizden uzaklaştırıyor.

Sosyal medyada bu fotoğrafları paylaşmayın!

İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre, sosyal medyada fotoğraf paylaşmak konusunda rekor Rihanna’nın elinde. Rihanna, Instagram’da bu denli sık fotoğraf paylaşarak en yakınlarını kendisinden uzaklaştırıyor.

New York Daily News’in haberine göre, uzmanlar bu tarz fotoğrafların pek çoklarına sıkıcı geldiğini savunuyor. Araştırmayı yürütenlerden Dr. David Houghton, konuyla ilgili “Genelde anne babasından yeterli ilgili görmeyen insanların başvurduğu bir yol bu. Bir nevi ilgi çekmek için yapılıyor” diyor.

Bunun narsistik olduğunu savunan uzmanlar, zamanla “kabul edilebilir” hale geldiğini de itiraf ediyorlar. “Koskoca bir ülkenin devlet başkanının kızı bile katıldığı bir açılışta çektirdiği fooğrafı paylaşıyorsa siz neden lise ya da üniversite fotoğrafınızı paylaşmayasınız?”

Uzmanlar, “İlle de fotoğraf paylaşmak istiyorsanız, bu, günde 3 taneyi geçmesin” diyor.

‘LÜTFEN BUNLARI PAYLAŞMAYIN’
Bikinili fotoğraflar: “Rihanna’nın bikinili fotoğraf paylaşması, sizin de paylaşmanız gerektiği anlamına gelmiyor. Rihanna paylaştığında bunu normal karşılayan yakınlarınız, siz paylaştığında aynı hoşgörüyü göstermeyeceklerdir.” Araştırmayı yürüten isimlernden biri olan Spira, sosyal medya kullanıcılarını “Anne babanız görmüyorsa bile, o fotoğraflarınızı çocuklarınız, patronunuz görebilir. O nedenle paylaşmayın” sözleriyle uyarıyor.

Bir ilişkiniz varsa: Kadınların sosyal medyayı aktif kullanan erkeklerden daha çok hoşlandığını söyleyen Spira, bu konuda çiftlerin de dikkatli olması gerektiğini söylüyor. “Paylaştığınız o fotoğrafları partneriniz ve hatta onun ailesi de dahi görebilir. Siz en son ne yaptığınızı paylaşacaksınız diye ayrılmaya değer mi?”

Paylaşmaya değer mi?: “‘Çoook yorgunum’ fotoğrafları paylaşmak yerine güzel bir partiden veya düğününüzden veya Ryan Gosling size doğru koşarken çekilen bir fotoğrafranızı paylaşabilirsiniz. Yani gerçekten paylaşmaya değer bir şey varsa paylaşın lütfen.”

CEO'ların Dünyadan Haberi Yok

     CEO'ların % 68'i hiç bir sosyal medya ağına üye değil ....

     Dünyanın önde gelen ilk 500 CEO'sunun, sosyal medyadan neredeyse habersiz olduğu ortaya çıkmış durumda.

     Araştırmaya göre, CEO'ların yüzde 68'i hiç bir sosyal medya ağına üye değil. Sosyal medya kullanan CEO'ların ana tercihi ise iş dünyasının dijital platformu LinkedIn.

     Dünyanın önde gelen CEO’ları, dijital dünyanın dışında yaşıyor. Her ne kadar ünleriyle Twitter gibi sosyal ağlarda büyük takipçi kitlelerine ulaşsalar da, CEO’lar sosyal ağların nimetlerinden yararlanmaya hiç ilgi göstermiyor.

Laboratuvarda üretilen etten yapılan ilk köfte pişti

Dünyada laboratuvar ortamında üretilen ilk köfte İngiltere’nin başkenti Londra’da bir basın toplantısıyla tanıtıldı.

Laboratuvarda üretilen etten yapılan ilk köfte pişti

Yemek eleştirmenleri, denedikleri köftenin gerçek ete çok benzediğini söyledi.

Avusturyalı yemek araştırmacısı Hanni Rützler, “Daha yumuşak olmasını bekliyordum. Yoğun bir tadı var. Ete yakın ama biraz kuru. Kıvamı mükemmel. Biraz tuz ve biberi eksik. Et gibi. Dağılmıyor” dedi.

Yemek yazarı Josh Schonwald ise“Ağızda bıraktığı his et gibi. Biraz yağsız. Ama et gibi. Tadı değişik” diye konuştu.

Siz Reklamları Reklamcılar Sizi İzliyor

     İnternette dolaşılan sayfalara, yapılan aramalara göre önümüze çeşitli reklamlar çıkması artık anlaşıldık bir durum haline geldi.

Siz Reklamları Reklamcılar Sizi İzliyor

     Ancak reklamcılar internet dışında yaşam alanlarında da alıştıklarımızı, ilgi alanlarımızı tespit edip, ona göre önümüze reklamlar çıkarmaya başlarsa ne olacak ?

     Örneğin bir alış-veriş merkezine girdiğinizi düşünün. Hemen yakındaki ekranda en sevdiğiniz televizyon dizisinin DVD setinin reklamını göreceksiniz.
     Bir ayakkabı mağazasına girdiğinizde, cep telefonunuza eskiyen ayakkabınızla aynı marka ayakkabılarda indirim olduğunu göreceksiniz.
     Ya da örneğin bir kafeye giriyorsunuz ve kafenin içindeki ekranlar birden değişiyor ve en sevdiğiniz içeceğin büyük boyunu reklamlarda görüyorsunuz.
     Bu fikri çekici ya da ürkütücü bulsanız da, bütün bunlar yakında gerçeğe dönüşebilir.

Google Çöktü

     Bu gün saat 11:45 sıralarında Google'ın servislerine ulaşmaya çalışanlar hata mesajı ile karşılaştı ...

     

Google'a 20 Dakika Boyunca Erişilemedi !

     Google, Gmail, Blogger, Youtube gibi onlarca popüler siteleri bünyesinde barındıran Google bu gün saat 11:45 sularında başlayan bir arıza ile tüm dünyayı şaşırttı. 

Blog Yazmaya Devam

     Arkadaşlar biliyorum uzun zamandır yazı paylaşmadığımın farkındasınız ancak yaz tatilinde bile rahat bulamayıp staj da çalışmanın acısını ben biliyorum :) Yaklaşık 1.5 ay civarı değil blog yazmayı oturup doğru

Blogger Kullanma Eğitim

     Evet arkadaşlar sizlerden uzun zamandır ayrı kalmanın üzüntüsü ve yeniden görmenin sevgisiyle karmaşık bir duygu içerisindeyim :) Sizlerden ayrı kalmamın sebebi bazı arkadaşlarımız benden yazı yazmak yerine video çekerek insanlara istediklerimi daha rahat anlatabileceğimi ve sizlerin de blogger'ı daha iyi tanıyabileceğiniz fikrinde idi bende onlara güvenerek bu iş için uğraşıyordum. Uzun lafın kısası arkadaşlar artık yayınlarımızın yazılarının olduğu kadar videoları da olacaktır her şey sizin rahatınız için :) Buyrun Youtube'a ilk video yüklen miştir

                     https://www.youtube.com/watch?v=eH3ggPD1g-8

Sosyal Alemde Biz

     Facebook Sayfamız : burada  beğenenlere teşekkür ederiz .

     Admin İletişim : burada  öneri ve şikayetleriniz için mesaj atmanız yeterli . 

     Twitter'da ben : burada yazılarımı twitter'dan takip edebilirsiniz . 

     Google+'da ben : burada yazılarımı buradan da takip edebilirsiniz . 

        Diğer Bloğumuz : burada  yeni blogger ve yazar olmak isteyenlere tavsiye ederim . Burada ki bilgiler onlar için çok önemli ..!

     Bizi her yerden takip edebilirsiniz ... :)

Resim yazısı ekle

Lens Kullananlara Yüzücü Gözlüğü Uyarısı

     Uzmanlar, havuzda ki klor ve mikroorganizmaların özellikle kontak lens kullanıcılarında göz enfenksiyonlarına zemin hazrıladığı uyarısında bulundu ...

Lens Kullanımı 

     Kontak lens kullanıcılarının yüzücü gözlüğü olmadan yüzmelerinin sakıncalı olduğunu belirten Göz Hastalıkları Doktoru İrfan Kayurtar özellikle havuzlarda ki riske dikkat çekti.
     Dr. Kayurtar, kontak lenslerin, suda ki çeşitli maddeleri ve kirliliği absorbe edebileceğini söyleyerek, Kontak lenslerin yüzücü gözlüğü olmadan kullanılmasını önermiyoruz dedi. Havuzda ki klor ve mikroorganizmalar gözde enfenksiyona neden olabileceği gibi kontak lensler tarafından emilerek lense de zarar verebileceğini söyledi. Ayrıca su aldın da gözler açılırsa lensler gözden çıkabilir. Yüzerken gözlük kullanmak görme sorunlarını da önleyebilir diye ekliyen Dr. Kayurtar, bu konuda dikkatli olması gerektiğinin altını çizerek belirtti.
   
     Kontak lenslerin bakımı ve temizliği konusunda ise Dr. Kayurtar şu önerilerde bulundu :
   Lensler takılmadan önce mutlaka eller yıkanmalı, nemli bırakmayan bir havlu ile kurulanmalı. Lens kutuları her solisyonda bir yenilenmesine rağmen yine de kontak lens kutularının temizliğine önem verilmeli, ara sıra kaynanmış bir sudan geçirilerek kutudaki toz ve benzeri şeyler temizlenmeli. Deterjan ve benzeri kimysal maddeler kesinlikle kullanılmamalı lensler mutlaka her kullanımdan sonra özel solüsyonu ile temizlenip kutusuna konulmalıdır.
   Eğer uzun süre kullanılmayacak ise lensler saklanmamalı, atılmalıdır. Bazı solüsyonlarda ki maddeler alerji yapabilir, bu yüzden doktorlar tarafından önerilen solüsyonlar kullanılmalıdır. Musluk suyu lensler için hijyenik değildir, içinde ki ağır metaller ve klor, lensin yapısını bozar ve lens üzerinden çıkartılamaz. Ayrıca kontak lensler planlı değiştirilmelidir, çünkü lens üzerinde biriken lipit ve proteinler, gözde kuruma, bulanık görme ve alerjik reaksiyonlara yol açabilir.

Şarj Hakkında Bilmediklerimiz

 

     Cep telefonlarımız, leptoplarımız, tüm bunları şarj ederken bilmediğimiz o kadar çok şey var ki ben size elimden geldiği kadar anlatmaya çalışacağım .. :) 

     Giderek yaygınlaşan mobil cihazlar, eskiden hantal bilgisayarlar kullanmamızı gerektiren görevleri üzerine alarak kullanıcılarına inanılmaz bir özgürlük sağladılar. Ancak bu özgürlük hissine gölge düşüren aynen eski nesil cihazların yaptığı gibi kullanım rahatlığını etkileyen, can sıkıcı bir sorun var. Pil ömrü. Mobil cihazlar işlemci gücü ve ekran kalitesi açısından geliştikçe giderek daha fazla enerjiye ihtiyaç duyuyorlar. Ancak ne yazık ki pil teknolojisi, mobil kullanım ihtiyaçlarını karşılayacak hızla gelişmiyor. Bu nedenle hangi mobil cihazı kullanıyor olursanız olun eğer oyun oynamayı, video izlemeyi ve internette gezinmeyi seviyor iseniz cihazınızı her gün şarj etmeniz gerekiyor.  Öncelikle pillerin nasıl şarj edildiğine bakalım bir . 

Resim yazısı ekle

 Böyle pil değil mk :D 

Resim yazısı ekle

  Heh bu :D 

     Neyse konumuza dönelim :) Günümüzde yaygın olarak kullanılan akıllı şarj cihazları, farklı cihazları verimli bir şekilde şarj etmek için ne yapmaları gerektiğini biliyorlar. Bu cihazlar üzerlerinde bulunan CMOS çipleri sayesinde pilin sağlık ve dolum durumunu sürekli olarak kontrol ediyorlar. Bu özellik şu an piyasada bulunan neredeyse tüm cihazlarda bulunuyor. Yan sanayi şarj cihazlarının da çoğu bu özelliğe sahipler: Pilleri şarj cihazına takılı olarak bırakıp gitmemizi mümkün kılan şey bu özellik.

     Pil Ömrünü Nasıl Uzatabiliriz ?

   ***Ekran kararma süresini mümkün olduğunca kısa tutmaya çalışın. 

   ***Mobil cihazınızı eğer uzun süre kullanmayacaksanız kapatın gitsin. 

   ***Ekran parlaklığını azaltın. 

   ***İhtiyacınız olmadıkça Bluetooth, Wi-fi, 3G/DG bağlantılarını açmamaya özen gösterin. 

   ***Gereksiz uygulamaları kapatın. 

   ***Cihazınızı aşırı sıcak ortamdan uzak tutmaya çalışın.

   ***Tüm pil çeşitleri soğuk ortamlarda daha iyi çalışma performansı sergiler. 

   ***Gerekli olmadıkça telefonunuzun titreşimli bilgi verme özelliğini kapatın. 

   ***Ekran parlaklığını düşürmek telefonunuzda ciddi pil ömrü uzamasını sağlar fakat bunu yaparken göz sağlınıza uygun olan parlaklığı yapın. Pilin ömrü canından daha değerli değil ya :)

   ***Telefonlar titreşim için zil sesinden daha fazla enerji harcar. 

                   Bilinçli kullanıcı olalım rahatlığın tadına varalım :) 

   Okuduğunuz için teşekkür eder, ufak hatalarım olduysa affınıza sığınırım arkadaşlar. 

Bursa'dan gezi parkına tam destek

     Evet arkadaşlar gezi parkın korunması için gösteri yapan insanlarımıza vurun emri verilip biber gazıyla copla tazyikli suyla müdahele eden ettiren insanları kınamak için destek verdik. Yaşadıklarımızı hep biriktirdik hep içimize attık ama her milletin bir sabrı vardır ve o sabrı taşırdılar. Tayip memleketi sattı baş kaldırdık cop yedik , şehitlerimiz öldü vatan saolsun dedik tazyikli su yedik, öğrenci olduk hakkımızı savunduk tazyikli su yedik ama artık YETER !!!
     Polisi suçlu bulmuyorum bu emri polise veren suçlu ancak emri yerine getirmek malesef ki polislerimizin elindeydi . 2000 polis istifa etti neden kendi milletiyle savaşmak istemedi . Asker polis halka müdaheleye devam ederse polise müdahale edeceğiz dedi. Eğer bir suçlu arıyorsak Tek bir suçlu var reCOP TAZyik GAZdoğan .
     Artık gençlik gözünü açtı tayip bakalım şimdi ne yapacaksın .

Sosyal Ağlar Aileyi Yıkıyor

Sosyal Ağlar

  

           Sosyal Ağlar Aileyi Yıkıyor 

    Kendilerini evlilik terapisti için gelen hastalarda ayrıca bilinenin aksine sadece erkeklerin değil, aynı oran da kadınların da eş ya da sevgililerini aldattıkları gözlemlendi. Ne yazık ki evliliklerde son yıllarda ki bir çok sorun aldatma ile sonuçlanıyor. Çünkü insanlar evde ki sorunları kendileri çözmek, çözüm üretmek yerine farklı arayışlara geçebiliyor. Terapilerde ki aldatma oranlarına baktığımızda erkeklerin aldatması çok daha olağan bir şey iken kadınlarda aynı şeyi yapmaya çalışıyorlar.
           Aldatmayı Sosyal Ağlar Patlattı !!!!!
    Normalde konuşamayıp ilk adımı atmakta zorlanan kişiler bu gibi sosyal ağlardan kolayca kişiler ile irtibata geçebiliyorlar. İnsanlar mutlu olmak istiyorlar ama bunun için zahmet etmek istemiyorlar. Yüz yüze olmadığı için daha rahat davranabiliyorlar. Ya da kişinin kendini daha fazla gizlemesi olağan olduğu için
                 Bu Olaya Benim Yorumum 
    Bence de sosyal ağların yararı olduğu gibi bu tarz zararları da mevcut. Basit bir örnek vermem gerekirse daha küçük yaşlardan sosyal ağlar ile arası iyi olan kişilerde yüz yüze konuşamama utangaçlık gibi daha sayamayacağım pek çok kötü özellik gelişiyor. Aldatanların da Allah bin belasını versin diyorum :)

Renklerin Hayatımızdaki Yeri

Renklerin Anlamı 

  Renklerin Anlamları ve Hayatımızdaki Yeri
Evet arkadaşlar hepimiz bir çok nesnenin her gün rengini görüyoruz sarı, kırmızı, yeşil vesaire peki bu renklerin anlamlarını biliyor muyuz ? Hadi şimdi öğrenelim :)
   Mavi kalıcı ve derin duyguları, düşünceyi ve dinlemeyi simgeler. Giydiğimiz giyside mavi sosyal bir kişiliğin simgesidir. Çevreye uyumu hatırlatır. Mavi kıyafet tercih edenler genellikle romantiktir.
   Kırmızı haraketi ve hızı simgeleyen bir renktir. Kırmızı rengi seven kişiler genellikle duyguları yoğun yaşayan kişilerdir. Başkalarının dikkatini çekmen istiyenler genellikle kırmızı renli kıyafetleri tercih ederler. Ayrıca da erotizmin vazgeçilmez bir rengidir :)
   Sarı Umudun, iyiliğin ve ilginin rengidir. Sarıyı seven kişiler genellikle her kez ile konuşabilen kültürlü bireylerdir. Elbiselerinde bu rengi tercih edenler genellikle iyimser ve neşeli kişilerdir.
   Yeşil Dikkatin ve konsantrasyonun rengidir. Bu rengi sevenler genellikle sağlam bir iradeye sahip, başkalarını yönetme duyguları güçlü kişilerdir. Aşırı yeşil kişinin süper denetimciliğini, hafif yeşil ise kişinin boş vermişliğini simgeler (Amaaaan:) (Benim rengim kesin hafif yeşil :D ).
   Pembe Kadınlara huzur veren bir renktir. Kimi bireyler daha açık pembeye düşkün iken kimileri ise daha koyu renkli pembeye düşkündür. Pembe erkekleri kaçırır isteği söndürür. Ben demiyorum bilim adamları diyor kızlar kusura bakmayın :)
   Gri Ağırbaşlılığın, sadakatin ve sessizliğin simgesidir. Bu rengi tercih eden insanlar genellikle ; İşlerine geriğinden fazla önem veren ciddi ama hırslı olmayan kişilerdir. İkili ilişkilerde genelde gözleri yukarıda değildir :)

                                                   Sizin Renginiz Hangisi ?

Gelişen Teknoloji

   Sizde benim gibi gelişen teknoloji yeterli bulmuyor musunuz . Haklısınız yeterli değil hatta zararlı bile diyebiliriz teknolojinin ne kadar geliştiği değil insanların onu nasıl kullandığı nasıl değerlendirdiği bir dünya olsaydı şuanda ne kuzey kutbu erime tehlikesi yaşardı. Ne dünya kirlenirdi ne de içilebilir suyumuz kalırdı ama boş versenize biz anlamayız böyle şeylerden zannedilip bir köşeye atılmışız .

Mail Gelen Kutusundan Toplu Mesaj Silme

Evet arkadaşlar bir çok kişinin sinirini bozan bir durum tek tek silmek bir ömür gerektirir hadi 35 li silmeye kalsak en aşşağı 2 günümüzü alır şimdi gelen kutusunda 10.000 iletisi olan bir arkadaşımız yenilenen mail sistemini şöyle kullanabilir Hotmail giriş yap > Gelen Kutusuna Gir > Üstteki Bütün Gönderileri Seç'i Tıkla>Daha Sonra Gelen Bütün Mailleri İşaretleyi Tıkla ve al çayını mesajlarının 100 er 100 er otomatik silinişini izle 3 dakikada işlem tamam <3 ;)

Teknoloji Bizim İçin Ne Kadar Yararlı ?

Gelişen teknoloji hayatımızı çok kolaylaştırdı öyle değil mi arkadaşlar. Ama gelişen her şey ardında kötü bir iz bırakmaz mı yani bir şeyleri yapmak için yıkmaz en basitinden örnek biz insanları ağaçları keserek kağıt üretiyoruz ve bu kağıtların üzerine ağaçları kesmeyiniz diye yazıyoruz yada şöyle bir örnek vereyim. Telefonlar akıllaştıkça insanlar aptallaşır diye bir konu dönüyor ortalıkta bence bu %100 doğru :) En nihayetinde teknolojiden yeteri kadar yararlanmayı bilsek yani teknolojiyi gerektiği kadar kullansak daha doğru olmaz mı. İnsanlar daha doğrusu çocuklar kendilerini bilgisayar oyunlarına kaptırmadı mı sizcede çevrenizde ki eskiden gittiğiniz bir parka gidin gözlemleyin eskisi kadar çocuk var mı ? Durun ben cevaplıyayım YOK tamam teknolojinin gelişmesi çok güzel bir şey hayatımız kolaylaşıyor ve daha bir çok yararlı yönleri var ama üstüne basarak söyliyeceğim bir şey var bir şeyleri tadında bırakmamalıyız ? Benim söyliyeceklerim bu kadar yorumu size bırakıyorum arkadaşlar özgün yorumlarınızı esirgemeyin .

Korsan mı, değil mi?

Film veya müzik indiriyorsunuz... Peki yaptığınızın ne kadar "korsan" olduğundan haberiniz var mı?

                                                      

İnternette dolaşırken kanunlara uymak için ne kadar özen göstersek de, bazı konular kafamızı hayli karıştırmış durumda - en azından yakın bir zamanda yapılan bir araştırma böyle söylüyor. 
Wiggin Law Firm'ün 2.500 kişinin dahil olduğu son araştırmalarına göre kullanıcıların yüzde 44'ü, dosya paylaşım sitelerine müzik yüklemenin yasal olduğunu düşünüyor veya bunun yasal olup olmadığını bilmiyor. İngiltere'de yapılan araştırmada katılımcıların yüzde 35'i ise bir filmi kopyalayarak arkadaşına vermenin yasal olduğunu iddia ediyor veya yasal olup olmadığını bilmediğini söylüyor. Katılımcıların yaklaşık üçte ikisi ise korsan içerik bulmak için Google'ı kullandığını itiraf ediyor. 

Araştırmanın sonuçlarının tüm İngiltere'yi ve tüm dünyayı temsil etmediğini hatırlamak gerekiyor. Ancak yine de henüz eski alışkanlıklarımızdan vazgeçmediğimiz gözden kaçmıyor.

Fazla mesajlaşma el sağlığına zararlı

Liv Hospital El ve El Bileği Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Kılıç, cep telefonuyla fazla sayıda mesaj yazmanın el ve bilek sağlığını olumsuz yönde etkileyebildiğini bildirdi.
 
El ve El Bileği Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Kılıç'ın görüşlerine yer verilen yazılı açıklamada, şöyle denildi:

"Alışılmadık hareketlilik düzeyine maruz kalan el eklemlerinde zorlanmaya bağlı aşınma ve ona bağlı yırtılmalar olabilir. Çok fazla mesajlaşma öncelikle eklem kapsüllerinin ve kas kirişlerinde yaşanan elsorunu ilerleyerek ilgili eklemlerde kireçlenme (artroz) ile sonuçlanabiliyor. Bununla beraber karpal tünel gibi diğer el ve el bileği sorunları da klinik tabloya eklenebiliyor."